Osmanlı padişahları içinde en küçük yaşta tahta çıkan, IV. Mehmed’dir. 7 yaşında padişah olmuştu. Fakat reşid oluncaya kadar devletin idaresine annesi Valide Turhan Sultan vekalet edecekti. Hayırseverliği ve cömertliği, şefkati, zerafeti ve akıllığı ile sarayda ve devlet erkanı arasında sevgi ve hürmet gören bir hanım olan Valide Turhan Sultan, sadarete tecrübe li, dirayetli ve namuslu bir devlet adamını getirip, devletin idaresini ona bırakmak istiyordu. Kendisine Köprülü Mehmed Paşa’yı tavsiye ettiler. O da, icraatına hiç müdahale edilmemesi ve kendisi çekilinceye kadar vazifeden azledilmemesi şartıyla sadrazamlık vazifesini kabul etti. İlk iş olarak, Anadolu’da isyanlar çıkaran zorbaları yakalatarak idam ettirdi. İstanbul’ da huzur ve sükûnu sağladı. 1657 senesinde, Erdel’de (Romanya) çıkan isyanı bastırmak için sefere çıktı. Yerine vekaleten bakmak üzere Ankebut Ahmed Paşa’yı bıraktı. İsyanı bastıran Köprülü, istanbul’a dönmeden önce Osmanlı Devleti için stratejik önemi olan Sebeş, Logoş ve Yanova kalelerini de zaptetti. Bu harekât bir sene kadar devam etti. Bu sırada Anadolu‘da Abaza Hasan Paşa isyanı çıktı. Köprülü bu sefer onun üzerine yürümek için Rumeli’den İstanbul’a dönmek üzere yola çıktı. Bu isyanı fırsat bilen Ankebut Ahmed Paşa, Valide Turhan Sultan’ın huzuruna çıkarak:-Sultanım, âsi paşalar Köprülü’yü istemiyorlar, bu yüzden isyanlar çıkıyor. Onu azledip yerine bendenizi tayin ederseniz, hepsi isyandan vazgeçeceklerdir...dedi. Akıllı bir hanım olan Valide Sultan:-Bu teklifiniz için bir tezkere (dilekçe) yazıp veriniz...dedi.Köprülü Mehmed Paşa İstanbul’a dönünce Valide Turhan Sultan’ın huzuruna çıkıp ona sefer hakkında malumat verdi. Konuşması bitince Valide Sultan:-Vekil olarak bıraktığınız Ahmed Paşa’nın bıraktığı şu tezkereyi okuyunuz. Şartlarınızdan biri olan, işlerinize müdahale edilmemesi olmasaydı, onu hemen cezalandırırdım. Tezkereyi okuyan Köprülü:-İsabet olmuş Sultanım. Ben zorabalarla, asilerle mücadele ediyorum, onları yakalayıp, aldığım fetvalar ile idam ettiriyorum. Ahmed Paşa ise namuslu bir vezirdir. Bu devlete hizmet edecek adamdır. Yaptığı işde ise mazurdur. Çünkü Sadrazamlık makamı, herkesin hırsını tahrik eden bir makamdır...Ankebut Ahmed Paşa bunu haber alınca çok mahcup oldu ve gidip Köprülünün elini öperek özür diledi.