ARA
OSMANLI HİKAYELERİ
 Pîrî Mehmed Paşa, Rumeli Başdefterdarı vazîfesiyle Çaldıran Muhârebesine katıldı. Beklenmeden hemen hücuma geçilmesi husûsundaki isâbetli görüşleriyle Yavuz Sultan Selim Hanın dikkatini çekti. Pâdişâh, onun görüşlerini işitince; “İşte yegane rey sâhibi bir adam, yazık ki, vezir olmamış.” diyerek takdirlerini dile getirmişti.Zafer sonrasında İkinci Vezir Dukakinzâde Ahmed Paşa ile birlikte Tebriz’in zaptı ve muhâfazasıyle görevlendirildi. Bu seferden dönüşünde Üçüncü vezir oldu. Amasya’daki yeniçeri isyânı netîcesinde vezâretten alındı. Üç gün sonra tekrar vezârete iâde edildi.Başlangıçta Mısır Seferine muhâlefetinden dolayı vezâretten azledilen Mehmed Paşa, Osmanlı ordusunun Mısır’a yürümesi üzerine, İstanbul Muhâfızı olarak, İskenderiye ye sevkedilecek donanmayı büyük bir titizlikle donattı. Galata ve Gelibolu’da hazırlanan altı yüz parçadan ziyâde ve pâdişâhın istediği sayıdan fazla olan bu donanmadaki gemilerin altısını top ve beşini de at gemisi olarak tanzim etmişti. Paşanın bütün bu çalışma ve gayretleri, Yavuz Sultan Selim Hanın gözünde onu vezîriâzamlığa hazırlamaktaydı. Mısır Seferi dönüşünde, ordugâha çağrılan Pîrî Mehmed Paşa, 24 Ocak 1518’de Şam’a ulaştı. Bir gün sonra da sadârete tâyin edildi. Bundan sonra, Yavuz Sultan Selim Hanın saltanatının sonuna kadar sadârette kaldı. Pâdişâhın Edirne’de ölümünü gâyet ustalıkla saklayarak, yeni pâdişâh Kânûnî Sultan SüleymanHanın karışıklığa meydan vermeden İstanbul’da tahta geçmesini sağladı.Pîrî Mehmed Paşa, Yavuz Sultan Selim Hanın takdirini kazanıp, bu pâdişâh zamânın da, hem uzun müddet sadârette kalmış, hem de pâdişâhın yaptığı işlerde yardımcı olmuş tur. Mısır Seferi sonrasında devlet idâresinde tesirli çalışmalar gösterip, Suriye’nin ve yeni alınan yerlerin kaydına ve vergilerin âdilâne bir tarzda tespitine ehemmiyet verdi. Daha vezirken, Osmanlı donanmasının muasır donanmalara gâlip gelmesinin lüzûmunu görerek, İstanbul tersânesinin tesisini ve bu tersânede ileride Rodos’u fethedecek donanmayı hazırlama faaliyetlerini başlattı.Kânûnî zamânında da isâbetli görüşleriyle Belgrad ve Rodos’un zabtının lüzûmunu müdâfaa eden Pîrî Mehmed Paşa, yeni pâdişâhın saltanatının ilk yıllarında daha sonraki seferlerinde üs olacak iki önemli stratejik noktanın fethine önayak oldu. Beş sene beş ay sadâretten sonra Haziran 1523’te 200.000 akçelik vezâret hasları verilerek emekli edildi. 1532 yılında vefât eden Pîrî Mehmed Paşa, Silivri’de kendi yaptırdığı câminin bahçesine defnedildi.Haleflerinden, Asafnâme yazarı Lütfi Paşa tarafından “sadrâzam nümûnesi” olarak gösterilen Pîrî Mehmed Paşa, Osmanlı sadrâzamları arasında dirâyet, kâbiliyet ve idâreciliği yanında, dürüstlüğü, azimkârlığı, hayır ve hasenâta düşkünlüğü ile tanınıp, şiir ve tasavvufla da meşgûl olurdu. Şiirde “Remzî” mahlasını kullanan Paşa’nın bir Dîvân’ı olduğu çeşitli eserlerde bahsedilirse de bulunamamıştır. Bir de, Mesnevî Şerhi olduğu rivâyet edilir.Birçok Osmanlı paşası gibi, Allah’ın verdiğini O’nun dînine ve kullarına hizmette kullanan Pîrî Mehmed Paşa, pekçok hayır eseri yaptırdı. İstanbul’da Halıcıoğlu ile Hasköy arasında kendi adını taşıyan mahallede mescit ve hamam, Zeyrek’te Halvetî Tekkesi, Soğukkuyu Câmii ve Medresesi, Mercan’da Terlikçiler Mescidi, Molla Gürânî Câmii civârında Koruklu Tekkesi diye bilinen Halvetî Zâviyesi ve Camcı Ali Mahallesinde Mekteb-i Sıbyân, Silivri’de câmi, imâret, mektep ve medrese, Belgrat’ta imâret, Konya’da mescit, imâret ve tekke, Aksaray vilâyetinde mektep, Gülek Kalesi civarında zâviye ve ribât, bilinen hayrâtı arasındadır. Pîrî Mehmed Paşa, bu kadar çok ve dağınık hayrâtı için, Anadolu ve Rumeli’de pekçok arâzi ve emlâk vakfetti.Pîrî Mehmed Paşanın yetiştirdiği devlet adamları arasında en meşhurları, Vezîriâzam Lütfi Paşa ile Koca Nişancı Celâlzâde Mustafa Beydir.
Tüm İçerikler