Kanuni Sultan Süleyman, Macar Kralı İkinci Lajos'a gönderdiği elçiye yapılan kötü muameleden dolayı sefer açılmasına karar verdi. Rumeli Beylerbeyi Ahmed Paşayı Sabach zaptına, Semendre beyi Hüsrev Beyi Belgrad'ın ablukasına gönderdi. Kendisi de o tarafa doğru 18 Mayıs 1521 günü İstanbul'dan hareket etti. Ayrıca Karadeniz Tuna yoluyla bir donanma sevkedilmişti. Kanuni Sultan Süleyman ordusu ile Belgrad yakınlarına ulaşıp Zemun yakınlarında yüksek bir yere otağını kurdurup, muhasara emrini verdi. Günlerce süren şiddetli ateşten ve çarpışmadan sonra Osmanlı kuvvetleri 8 Ağustos, Ramazanın beşinci günü dış kaleye girdi. İç kalenin fethi ise biraz daha uzadıysa da Ramazan'ın 26. Kadir gecesi orası da alındı (29 Ağustos 1521). Fethin ertesi günü Belgrad'a giren Kanuni Sultan Süleyman kiliseden çevrilen camide Cuma namazını kıldı. Kale halkından Macaristan'a gitmek isteyenlere müsade edildi. Cizye vermeyi kabul edenler ise yerlerinde bırakıldı.Tuna ile Sava'nın birleşme noktası olan Belgrad'ın Osmanlılar eline geçmesi ile,Macar Ovası Türklere açılmış oluyordu. Belgrad'ın düşmesi ile etrafındaki bütün kale, palanka ve kasabalar teslim olup, Osmanlı Devletine katıldılar. Belgrad'ın fethi, Avrupa'da büyük yankılar yaptı. Çünkü burası Hıristiyanlık aleminin ele geçirilemez kalelerinden biri kabul ediliyordu. Avusturya elçisi bu fetihten otuz sene sonra şunları yazmıştır: "Belgrad'ın alınışı, Macaristan' ın daha sonra içine düştüğü acı durumun başlangıcı olmuştur."Gerçekten de birkaç sene sonra Kanuni yeniden Macaristan üzerine yürüdü, Hıristiyanlar bir defa daha yenildiler ve Macaristan ortadan kalktı.