ARA
MEŞHURLARIN SON SÖZLERİ
 Şah Rıza Pehlevî, son İran Şahıdır. 1911 yılında Tahran’da dünyaya geldi. Tahsilini Avrupa ülkelerinde yaptı. 1941 yılında, İngiltere ve Rusya’nın baskılarına boyun eğerek tahtı bırakan babasının yerine Şah oldu... 
Büyük ölçüde İngiliz egemenliği altında olan İran petrol endüstrisi devletleştirilmek istenince, İngiltere’nin boykot uygulama kararı sonrası İran büyük mali sorunlar yaşamış, içte meydana gelen huzursuzlukların büyük bir tepki hareketine dönüşme tehlikesi karşısında Şah, 1953 yılında ilk kez, kısa süreli de olsa sürgüne gitmek zorunda kalmıştı... 
Şah’a ABD desteği!..
Fakat kısa bir müddet sonra ABD’nin desteğiyle yeniden başa geçti. Arkasında müthiş bir halk desteği olduğuna inanan Pehlevi, kendisiyle halkı arasındaki bu özel ilişkinin dünyadaki hiçbir güç tarafından bozulamayacağını sık sık dile getiriyordu... 
Şah, bu dönemden sonra dengeli bir politika izledi ve İran petrol gelirindeki artış Şaha yardımcı oldu. 1963’te Şah, Beyaz Devrim diye bilinen reformları gerçekleştirdi. Amaç, sermaye birikiminin önündeki engelleri ortadan kaldırmaktı. Toprak reformunu, kadınlara oy hakkının tanınmasını, okuma yazma oranının arttırılması doğrultusunda eğitim sisteminin değiştirilmesini vs. içeren bu reformlara, din adamları ve bilhassa Humeyni çok sert tepki gösterdi; çünkü reform, geniş topraklara sahip olan üst düzey din adamlarının ve dini vakıfların topraklarına ve ayrıcalıklarına da dokunuyordu. 
1978’de ilk isyan hareketleri başladı ve nihayet 1979’da Humeyni taraftarları Şah’ı tahttan indirdiler... 
Rıza Pehlevi yurt dışına kaçtı. Kanser hastası olan Şah, önce Panama’ya gitti, ardından da Mısır’a. 1.5 yıl sonra ise burada kansere yenilerek vefat etti. 

Ahmed Rıfâî türbesinde... 
Vefatından hemen önce Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat kendisini ziyarete geldiğinde ona;
-Hayatım boyunca Ehl-i Sünnet büyüklerine sevgi ve saygı besledim. Şimdi vefat ediyorum. Beni o büyüklerden birinin, bilhassa Ahmed Rıfâî hazretlerinin yakınına defnediniz ki, ölümümden sonra onlarla beraber olayım” dedi. 
Enver Sedat, onun bu vasiyetini yerine getirdi ve vefat edince evliyânın büyüklerinden Seyyid Ahmed Rıfâî hazretlerinin türbesi içine defnettirdi...
Tüm İçerikler