Peygamber efendimizin kızı hazre-ti Rukayye çok güzel idi. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimize, peygamberliği bildirilmeden önce Rukayye, Ebû Leheb’in oğlu Utbe’ye, Ümmü Gülsüm de Uteybe’ye nikâh edilmiş, fakat evlilik gerçekleşmemişti...
RESÛLULLAHA HAKARETİN CEZASI!..
Fahr-i âlem efendimize, peygamberliği bildirilip, insanlar, İslâma dâvet edilmeye başlanınca, Ebû Leheb ve oğulları düşman kesildiler. Cehennemlik oldukları Tebbet sûresinde bildirilen Ebû Leheb ve karısı ile Kureyş’in ileri gelen müşrikleri, Utbe ve Uteybe’ye; “Onun kızlarını alıp yükünü hafiflettiniz. Kızlarını boşayın ki, zahmete düşsün! Size Kureyş’ten istediğiniz kızı alalım!” diye teklif ettiler. Onlar da; “Peki, boşadık!” dediler. Uteybe denilen alçak, daha da ileri giderek, Peygamber efendimizin huzûr-i şerîfine gelip; “Ey Muhammed! Ben, seni ve dînini tanımıyorum. Kızını da boşadım. Artık ne sen beni, ne de ben seni seveyim!” diye hakâret etti. Sonra sevgili Peygamberimize saldırıp, mübârek yakasına yapıştı. Gömleğini yırttı. Bunun üzerine Resûlullah efendimiz; “Yâ Rabbî! Buna canavarlarından birini musallat et!” buyurdular. Çok kısa bir zaman sonra Uteybe bedbahtını arslan parçaladı.
Bu hâdiseden sonra, Peygamber efendimize vahiy gelerek, hazret-i Rukayye’nin hazret-i Osman ile nikâhlanması emredildi ve evlendiler.
Nübüvvetin beşinci senesinde, Müslümanlara, müşriklerin işkenceleri pek şiddetlenmişti. Peygamber efendimiz, Eshâbının dayanılmaz işkencelere uğramasına çok üzülüyordu. Bu işkenceler her geçen gün daha da şiddetleniyor, merhâmet dolu kalbi, bunlara tahammül edemiyordu. Peygamber efendimizin emriyle Habeşistan’a hicret eden yirmiye yakın sahâbiyle birlikte hazret-i Osman ve hanımı Rukayye de hicret ettiler...
GENÇ YAŞTA VEFAT ETTİ
Peygamber efendimizin Medîne-i münevvereye hicretinin ikinci yılında, hazret-i Osman ve hanımı Medîne’ye geldiler. Hazret-i Rukayye, Medîne’de hastalandı. O sırada Bedir Gazâsı için hazırlık yapılmış, hazret-i Osman’ın hanımıyla meşgûl olması emredilmişti. Peygamber efendimiz ve şanlı Eshâbı müşriklerle çarpışmak üzere Bedir’e gittiler. Onlardan zafer müjdesi geldiği gün, hazret-i Rukayye, 22 yaşında Hakkın rahmetine kavuştu...