Ömer bin Hüseyn el-Hırakî, Hanbelî mezhebi âlimlerindendir. 334 (m. 946) senesinde vefât etmiştir. Zamanının Hanbelî mezhebindeki meşhûr âlimlerinden ilim öğrenmiştir. Hanbelî mezhebine göre yazdığı “El-Muhtasar” adlı fıkıh kitabı en meşhûr eseridir. Diğer eserleri Bağdâd’da bıraktığı bir evde yangın sebebiyle yanmıştır. “AÇLIK, KALBİN LAMBASIDIR”
Bu mübarek zatın kıymetli nasihatleri vardır. Buyurdu ki:
“Senin ömrün, bir tek nefesten başka bir şey değildir. Eğer bu nefesi kendi lehinde tüketmiyorsan, bari aleyhinde olacak şeyleri toplamak için tüketme.”
“Kim İslâm ahlâkı ile ahlâklanırsa, kendine tâbi olanlar da onun ahlâkı ile ahlâklanırlar. Kim ahlâkında gevşeklik gösterirse, kendisi ve kendine tâbi olanlar helâk olurlar.”
“Kanâatle beraber açlık; tefekkürün tarlası, hikmetin menbaı, zekânın hayatı, kalbin lambasıdır.”
“Kula verilen en hayırlı şey, kendisine lüzumlu şeylerin yerleştirilmesi için mâlâyanîden temizlenen kalbdir.”
“Allahü teâlâ kıyâmet günü mü’minleri fadl ve ihsânı ile, kâfirleri de hüccet ve adâletle hesaba çekecektir.”
“Oruç üç çeşittir. İlki rûhun orucudur ki, bu da ihtirâslı olmamaktır. İkincisi aklın orucudur ki, bu da nefse muhalefet etmek, hevâ ve hevesini terk etmektir. Sonuncusu nefsin orucudur ki, yemekten, içmekten ve haram olan şeylerden el çekmektir.”
“Tevâzu; kimden olursa olsun, hakkı kabûl etmektir.”
“Tasavvuf; râzı olunan ahlâktır.”
“Ârif kimse; kalbi Allahü teâlâ ile, bedeni halk ile olandır.”
“KENDİNE YER HAZIRLA!..”
Ömer bin Hüseyn Hırakî, Ebü’l-Fadl bin Abdüs-semî’den naklen şöyle anlatmıştır:
Bir gün Feth bin Şehref’in yanına gitmiştik. Bize, dün bir rüyâ gördüm dedi ve şöyle anlattı: “Rü’yâmda Hazreti Ali’yi gördüm. Canım sana feda olsun ey mü’minlerin emîri, bana bir şeyler anlat dedim. “Zenginlerin fakirlere tevâzu etmesi ne güzeldir” buyurdu. Canım sana feda olsun, biraz daha dedim. “Fakirlerin zenginlere mihnet etmemesi ne güzeldir” buyurdu. Biraz daha söyle canım feda olsun dedim. Elinin içini açıp bana gösterdi, avucunda şu şiir yazılı idi:
“Yaratıldın yoktan/Öleceksin yakında/Gideceksin dünyâdan./Bırak yer yapma,/Şu fânî dünyâda/Kendine yer hazırla,/Ebedî olan âhirette.”
Bunları söyledikten sonra vefat etti.