Ali bin Abdullah bin Abbas, Tâbiînin büyüklerindir. Eshâb-ı kiramın fakihlerinden Abdullah ibn-i Abbas (radıyallahü anhüma) hazretlerinin oğludur. Dedesi, Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve selem) amcacı Abbas’dır (radıyallahü anh). 660 (H.40) senesinde doğdu. Hazret-i Ali onu kucağına aldı ve; “İsmini Ali, künyesini Ebü’l-Hasan koydum!” buyurdu. 736 (H.118) senesinde Suriye hac yolu üzerindeki Humeyme şehrinde vefât etti... “KİM, BİRİNİ TESELLİ EDERSE...”
Ali bin Abdullah babasından, Ebû Hüreyre, Abdullah ibni Ömer ve Ebû Saîd-i Hudrî’den pek çok hadîs-i şerîf rivâyet etti. Bunlardan bazıları:
“Kim müsibete uğramış birini teselli ederse, onun o dert sebebiyle kazandığı sevap kadar sevap kazanır.”
“Kişi malı, hanımı ve çocuğuyla imtihan edilir.”
“Daha vakti var, ileride yaparım, demek, şeytanın mü’minlerin kalplerine bıraktığı bir vesvesedir.”
“Yağmurların çoğalıp bitkilerin (ürünlerin) az, Kur’an okuyanların çok olup dini bilenlerin az, idarecilerin sayısının artıp, güven duyulanların ise kıt olması kıyametin yaklaştığının delillerindendir.”
“Ümmetimin bana en yakın olanları, bana en çok salevat getirenleridir.”
“Birbirinize karşı mütevazı olmanızı, Allah bana vahiyle emretti. Öyle ki, hiç kimse, kimseye karşı övünmesin ve hiç kimse, hiç kimseye zulmetmesin.”
“Allah, bir mesleği olup mesleğinde maharetli ve uzman olan kulunu sever.”
“İYİLİK YAP, KÖTÜLÜKTEN SAKIN”
“İyiliği yap, kötülükten de sakın. Yanlarından kalktığında, halkın senin hakkında söylemelerinden hoşlanacağın şeyleri gözet ve onları yerine getir. Yanlarından kalktığında halkın senin hakkında söylemelerinden hoşlanmayacağın şeylere ise, dikkat et ve onları yapmaktan da sakın.”
“Verdiği rızıklarla beslediği için, Allahü teâlâyı seviniz. Allahü teâlâyı sevdiğiniz için beni seviniz. Beni sevdiğiniz için, Ehl-i beytimi seviniz.”
“Cömert, malında olan Allah’ın haklarını ödeyendir. Cimri, malındaki Allah’ın haklarını yerine getirmeyen; Rabbinin verdiğinden, Rabbine karşı nekeslik (cimrilik) edendir.”
Vefat etmesine yakın en son şu hadis-i şerifi okudu:
“Kim istiğfâra iyi sarılırsa, Allahü teâlâ, onu her türlü keder ve sıkıntıda bir ferahlık ve rahatlık, darlık zamânında ise, çıkış ihsân eder. Onu, kendisine yetecek şekilde rızıklandırır.”