ARA
MEŞHURLARIN SON SÖZLERİ
 Abdülmugîs bin Züheyr, Bağdad’da yetişen âlim ve evliyâdandır. 1106 (H.500) senesinde doğdu. İlim ve edeb üzere yetişti. Haram ve şüpheli her şeyden şiddetle kaçınırdı. 1187 (H.583) senesi Muharrem ayının on üçüncü Cumâ günü vefât etti. Dört hak mezhebden birisinin kurucusu olan Ahmed bin Hanbel hazretlerinin kabri yakınına defnedildi... “BEN, LÂNET ETMEYE KARŞIYIM!”
Abdülmugîs bin Züheyr Bağdad’da zamânın en meşhur âlim ve evliyâsının sohbet ve derslerinde yetişti. Güvenilir bir kişi oldu. Bilhassa hadîs-i şerîf ilminde üstün bir dereceye yükseldi. Ebü’l-Kâsım bin Hüseyin, Ebü’l-İz bin Kâdeş, Ebû Gâlib, Ebû Abdullah bin Ali bin el-Bennâ, Ebü’l-Hüseyin bin Ferrâ, el-Müzrefî, Kâdı Ebû Bekr el-Ensârî ders okuduğu hocalardandır...
Abdülmugîs hazretleri zamânının büyük âlimleri ve devlet erkânının ileri gelenleri tarafından ziyâret edilirdi. Bir defâsında halîfe En-Nâsır tebdîl-i kıyâfet yaparak yoksul bir kimse kılığında Abdülmugîs hazretlerinin ziyâretine gitti. Abdülmugîs hazretleri halîfeyi o kıyâfette tanıdıysa da belli etmedi. Halîfe; 
“Yezîd’e lânet etmenin câiz olup olmadığını öğrenmek istiyorum” dedi. Abdülmugîs hazretleri; 
“Ben şahsen lânet edilmesine karşıyım. Çünkü bu meseleye câiz diye fetvâ verecek olursak, insanlar şimdiki halîfeyi de lânetleme cesâretini bulurlar” cevâbını verdi. Halîfe; “Niçin?” diye sordu. Abdülmugîs hazretleri; “Çünkü halîfe, hoş olmayan birtakım işler yapmaktadır” diyerek halîfenin hatâlarını îmâ etti. Bundan gâyesi, halîfeyi bu kötü ve çirkin işlerinden vazgeçirmekti. Halîfe bu sözleri duyunca yaptıklarına pişman oldu. Üzerinde hakkı olanlarla helallaştı. Çok geçmeden de vefât etti.

“İLİM DİRİLTİR, CEHÂLET ÖLDÜRÜR!”
Abdülmugîs hazretleri, dînine bağlılığı, Kur’ân-ı kerîm okumaktaki üstünlüğü ile çok meşhûr oldu. Vefâtına kadar, insanların kurtuluş ve saâdeti için çalıştı.
Dûbeysî der ki: “Abdülmugîs, hadîs-i şerîf toplamak ve rivâyet etmekte büyük bir hassâsiyet gösterirdi.”
Abdülmugîs hazretlerinin cenâze namazı çok kalabalık oldu. Sevdiklerinden Yâkûb bin Yûsuf el-Harbî der ki: 
“Abdülmugîs’e rüyâda, Allahü teâlâ sana nasıl muâmelede bulundu? diye sordum. Cevâbında; ilim, kabirde insanları diriltir. Cehâlet ise, diri insanı ölülere dâhil eder, buyurdu.”
Tüm İçerikler