Ahmed bin Muhammed Hânî el-Esrem, hadîs hâfızı, büyük velî ve âlimlerdendir. 873 (H.260) târihinden sonra vefât etti. Ahmed bin Hanbel’in talebesidir. Ondan çok meseleler nakletti. Bunları mevzularına göre yazdı. Talebelerine yaptığı nasihatlerinde buyurdu ki:
“KEFARET OLMASI İÇİN..”
“Hocam Ahmed bin Hanbel’in, meclisten kalktığı zaman ‘Sübhânekellahümme ve bihamdike...’ dediğini işitir, devâmını anlayamazdım. Sadece dudaklarının hareketini görürdüm. Fakat zannediyorum, mecliste yapılan hatâlara kefâret olması için Resûlullah efendimizden rivayet edilen şu mübârek sözleri söylüyordu:
(Sübhânekellahümme ve bihamdike, eşhedü enlâ ilâhe illâ ente, estagfirüke ve etûbu ileyke.)”
Ahmed el-Esrem sohbetlerinde büyüklerden bahseder, insanların istifade etmesi için nakiller yapardı. Şöyle nakletmiştir:
“Abdullah ibni Mes’ûd buyurdu: Resûlullah efendimizin sünnet-i seniyyesine tâbi olunuz. Resûlullah efendimizin zamânında ve onun dört halîfesi zamanlarında bulunmayıp, dinde sonradan meydana çıkarılan ve ibâdet olarak yapılan, her türlü söz, iş ve usûl olan bid’atleri yapmayınız. Her bid’at, dalâlet ve sapıklıktır.”
Ebû Mûsâ: “Allahü teâlânın ilim verdiği kimse, onu, insanlara öğretsin. Fakat, bilmediği şeyi söylemekten sakınsın. Yoksa, kendisini ilgilendirmeyen bir şeye karışmış olur, dinden çıkar.”
Rebî bin Haysem: “Kişi bilmediği halde bu haramdır, bu menedilmiştir demekten sakınsın. O zaman Allahü teâlâ ona, ‘yalan söyledin’ buyurur.”
“FAZLA SÖZDE FİTNE VARDIR”
Ahmed bin Muhammed Hânî hazretleri vefatından kısa bir zaman önce bir zâta yazdığı mektupta şöyle demiştir:
“Allahü teâlâ bizi ve sizi her türlü tehlikeden, her çeşit şüpheden muhâfaza buyursun. Yine bize ve size, geçen büyüklerimizin ve âlimlerimizin yolunda gitmek nasîb eylesin. Dâimâ Allahü teâlânın nîmetleri içerisindeyiz. Allahü teâlâdan, bu nîmetlerini daha da artırmasını, rızâsına kavuşmamız için bize yardımını dileriz. Fazla sözde fitne vardır. Sükûtta genişlik ve rahatlık vardır. Kişi ihtiyâcına göre konuşmalıdır.
Âlimin ölümü, büyük bir musîbettir. Şeytan ve onun yardımcıları, Allahü teâlânın ve Müslümanların düşmanlarıdır. Şeytan ve yardımcıları, Müslümanlar için birçok fitneler hazırlarlar. Maksatlarına erişebilmek için âlimlerin yok olmasını beklerler. Çünkü, âlim, onların bâtıl işlerine ve yardımcılarına mâni olmaktadır.”