Ahmed bin Hadraveyh hazretleri; tasavvuf yolunun en yüksek derecesine ulaşmış, fetvâ sâhibi, tarîkatta kâmil, fütüvvette ve asâlette meşhûr, vilâyette sultan, riyâzette şöhret sâhibi, tasavvuf ehli arasında makbûl bir zât idi. Önceleri Hâtem-i Es’am’ın talebesiydi. Ebû Turâb en-Nahşebî ve Ebû Hafs el-Haddâd ile sohbet etmiş, İbrâhim bin Edhem’i görmüştür. Özellikle fütüvvet; cömertlik, ikram, herkese iyilik etmek husûsundaki sözleriyle meşhûr olan Ahmed bin Hadraveyh, Belh Emîrinin kızı Fâtıma ile evlenmişti. Ahmed bin Hadraveyh hazretleri önce zâhir, sonra bâtın, tasavvuf ilminde ve hâllerinde yetişip yükseldi. Sadâkati ve doğruluğu en büyük lütfun elde edilmesinde tek çâre olarak gören Ahmed bin Hadraveyh; “Kim, bütün hâllerinde Allahü teâlânın kendisiyle olmasını istiyorsa, doğruluğa sarılsın” derdi. Ona göre kulun başarıya ulaşmaması, basîretsizliğinin eseridir. “Yol açık, hak zâhir, belli, dâvette bulunan bilinip işitilmiştir. Bütün bunlardan sonra şaşırmak, yalnız körlükten ileri gelmektedir” derdi.
Belh Emîrinin kızı olan hanımı Fâtıma, Ahmed bin Hadraveyh’e haber gönderip, babasından kendisini istemesini söylemişti. Ahmed bin Hadraveyh kabûl etmeyince, ikinci defâ adam gönderdi ve;
-Ben, seni Allah yolunu görmek isteyenlerin yolunu kesici değil, yol gösterici olmakta herkesten ileri sanıyordum, dedi.
Bunun üzerine Ahmed bin Hadraveyh, Fâtıma’yı babasından istedi. Babası da ona kızını verdi. Fâtıma dünyâ işlerini terk etti ve Ahmed bin Hadraveyh’le huzûr ve sükûn içinde yaşadı.
Cömerdin borcu böyle ödenir!
Mübarek, fakirlere ve talebelerine sarf etmek üzere zenginlerden borç alırdı. Ölüm döşeğindeyken 700 altın borcu vardı ve alacaklılar kapısına dayanmışlardı. Ahmed bin Hadraveyh hazretleri;
“Yâ Rabbi! Benim canımı alıyorsun, fakat onların rehini benim canımdır. Ben onların nezdinde rehin bulunuyorum. Şimdi onlar güvendikleri bir kefil aradıklarına göre, bu borcu öyle bir kişiye havale et ki, onların alacağını ödesin. Canımı o zaman al!” diye dua etti. Sözlerini bitirir bitirmez biri gelip kapıyı çalarak;
-Ahmed bin Hadraveyh’ten alacağı olanlar dışarı çıksınlar, dedi. Sonra hepsinin alacağını ödedi.
Mübarek zat bunu duyunca;
-Rıza sebebiyle Rabbime hamd olsun. Muhabbet sebebiyle Resulüne salât ve selam olsun, diyerek ruhunu teslim etti...